19 Nisan 2015 Pazar

Vardar Ovası

Mayadağ'dan kalkan sazlar
Al topuklu beyaz kızlar
Yarimin yüreği sızlar
Eylenemem aldanamam
Ben bu yerlerde duramam

Vardar ovası Vardar ovası
Kazanamadım sıla parası

Mayadağ'ın yıldızıyım
Ben annemin bir kızıyım
Efendimin sağ gözüyüm
Eylenemem aldanamam
Ben bu yerlerde duramam

Vardar ovası Vardar ovası
Kazanamadım sıla parası

Tuna Nehri Akmam Diyor 

Tuna nehri akmam diyor
Etrafımı yıkmam diyor
Şanlı Gazi Osman Paşa
Plevne'den çıkmam diyor

Tuna nehri akar gider
Etrafını yıkar gider
Şanlı Gazi Osman Paşa
Moskofları kırar gider

Kapandı Plevne'nin yolu
Düşman sardı sağı solu
Askerim çok cephanem yok
Yetiş Süleyman Paşa kolu

Karadeniz akmam dedi
Ben Tuna'ya bakmam dedi
Yüzbin Kazak gelmiş olsa
Osman Paşa korkmam dedi

Plevne'nin ardı bayır
Bizlerde kalmadı hayır
Yok olası Damat Paşa
Yaktı bizi cayır cayır

Kara kazan coştu derler
Dalga dalga aştı derler
Osman Paşa'nın askeri
Gece burdan geçti derler

Kılıcımı vurdum taşa
Taş yarıldı baştan başa
Şanlı Gazi Osman Paşa
Moskofları kırar gider
Rodop Dağları (Pakize'm)

Rodop Dağları be Pakize'm çiçek döşeli
Pakize'm bahçeleri mor menevşeli

Aman Pakize'm nazlı da Pakize'm gel beri beri
Ben seni sevdim güzelim Pakize'm küçükten beri

Rodop Dağları be Pakize'm engindir engin
Benim gibi delikanlı zengindir zengin

Aman Pakize'm nazlı da Pakize'm gel beri beri
Ben seni sevdim güzelim Pakize'm küçükten beri

Rodop Dağları be Pakize'm sıra mı sandın
İkimizin sevdasını kara mı sandın

Aman Pakize'm nazlı da Pakize'm gel beri beri
Ben seni sevdim güzelim Pakize'm küçükten beri
Çıktım Anam Şu Rumeli Dağına

Çıktım anam şu Rumeli dağına
Düştüm anam düşmanımın ağına
Kıydılar bu genç yaşımda canıma

Garip anam sen ardımdan ağlama
Ağlayıp da karaları bağlama

Gidemedim Rumeli'nden uzağa
Düşürdüler beni anam tuzağa
Genç yaşımda girdim anam mezara

Garip anam sen ardımdan ağlama
Ağlayıp da karaları bağlama
Ramizem (İndim Bahçeye)

İndim bahçeye durdum (Ramizem)
Yıldızlı para buldum
Sen beni beyenmedin
Ben daha iyisini buldum (Ramizem Ramizem aman)

Sepet sepet yumurta (Ramizem)
Yar sen beni unutma
Sen beni unutursan
Göz yaşın kurutma (Ramizem Ramizem aman)

Karşıda yeşil yonca (Ramizem)
Yonca kalkar boyunca
Ramizenin saçları
Uzanır topuğunca (Ramizem Ramizem aman)
Ne Hoş Rum Eli Eli

Rumelinin dilberi
Sürmelidir gözleri
Yahşi yaman sözleri
Ne hoş rum eli eli

Yavuz ata binerler
Eştirirler giderler
Aşikleri severler
Ne hoş rum eli eli

Topuğu da halkalı
Yürüyende görmeli
Doya doya sarmalı
Ne hoş rum eli eli

Yüksek yerden bakarlar
Sular gibi akarlar
Başına tel takarlar
Ne hoş rum eli eli
Osman Paşa Der ki Varırım Karadan

Osman paşa der ki varırım karadan
Kafirin neslini kaldırırım aradan
On sekiz bin alemi yeri göğü yaradan
Arkamızda aziz duacımız var bizim

Rusya der ki sınırım geniş
Koparsa kıymım çakarım gümüş
Bu kavga bize kavgamıymış
Altın madenınden bir dağımız var bizim

Osman paşa der ki düştüm Kars’ın yoluna
Sırmalı kılıncı aldım elime
Haydin evlatlarım düşün Hakkın yoluna
Ardımızda sabi sübyanımız var bizim

Rusya der ki bu sene azdım
Tuna boylarına istihkam kazdım
Kırımdan çerkezden tatardan orduyu dizdim
Barut madeninden dagımız var bizim

Osman paşa der ki atları getirin
Piyade askeri sipere yatırın
Kafir küffarın işini bitirin
Ardımızda aziz Kuranımız var bizim

Rusya der ki tuna boylarına köprü yaparım
Sağına soluna zincir atarım
Çarşamba Perşembe puta taparım
Kilisede çalınır çanımız var bizim

Osman paşa der ki vermem amanı
Piyade hücum etsin topçu dumanı
Şimdi göreceksin papaz ahir zamanı
Plevneyi almaya ahtı pemanımız var bizim
Mavrova'dan Aldım Sümbül

Mavrova’dan aldım sümbül bir okka nohut
Al beni bre sar more sümbül yanında uyut


Gel yanıma gir canıma ayletme beni
Yedida sene mapista yatsam saracam seni

Mavrova’dan çıktın sümbül üç gün eylendin
Üç günün içinde sümbül kimi beğendin


Mavrova’dan aldım sümbül bir okka biber
Kazada kaza geldim sümbül yok senden dilbe
Manastır Köprüsü Dardır Geçilmez

Manastır köprüsü dardır geçilmez
Suları bulanık asla içilmez
Anaden babaden hiç vazgeçilmez

Aylemeyin garip bre aneler belki da gelirim
O yarin uğruna şehit giderim

Manastır içinde bir uzun selvi
Kimimiz nişanlı kimimiz evli
Memlekette bıraktım bir saçı telli

Aylemeyin garip bre aneler belki da gelirim
O yarin uğruna şehit giderim

Mezarımın taşı kıbleye karşı
Üstümdeki toprak gözümün yaşı
Aneler babaler döksün gözyaşı

Aylemeyin garip bre aneler belki da gelirim
O yarin uğruna şehit giderim
Kırmızı Gülün Alı Var

Kırmızı gülün alı var (aman aman)
Her gün ağlasam da yeri var
Bugün benim efkarım var (aman aman)
Ah bu gönül arzuler seni seni yar seni

Kırmızı gülü budarlar (aman aman)
Altına meclis kurarlar
Güzeli candan severler (aman aman)
Ah bu gönül arzuler seni seni yar seni

Kırmızı gülün pürçeği (aman aman)
Yar önünde oynar köçeği
Neyleyim yarsız döşeği (aman aman)
Ah bu gönül arzuler seni seni yar seni
Kırkpınarlar Durgun Akar

Kırkpınarlar durgun akar
Çıkmış yarim bana bakar
Al yanağına güller takar
Takarken yarden ayrıldım ben

Saray içindeki taşlar
Yüreğimi şimdi haşlar
Ah o yarimde çatma kaşlar
Çatarken yarden ayrıldım ben

Sümbüllü dağın meşesi
Top top açar menekşesi
O yarimde benler köşesi
Sayarken yarden ayrıldım ben
Kırım'dan Gelirim

Kırım’dan gelirim adım da Sinan’dır
Kılıncımın suyu kandır da dumandır

Kırım'dan gelirim atım da Arap'tır
Gizlenme Nemçelu halin de haraptır
Gizlenme Nemçelu meydan da burdadır
İstanbol Saraydan (Ferman)

İstanbol saraydan bre anam azim ferman geldi
İstanbol saraydan bre anam manastır erkanına
Manastır fermanı bre anam fermanı okundu

Genç sipahilere bre anam haber duyuruldu
Budinaya bre anam seferberlik çıktı

Yazık oldu sana bre Rasim düğünün dün oldu
Kime bırakacaksın bre Rasim duvaklı gelini
Seninle gelini bre anam Allah'a emanet

Genç sipahilere bre anam haber duyuruldu
Budinaya bre anam seferberlik çıktı
Kim Görmüştür Güzellerin Vefasın

Kim görmüştür güzellerin vefasın
Arif olan sürer dünya sefasın kara gözlüm sefasın
Koyun beni yükseklere yatayım
Yatayım da yar yoluna bakayım kara gözlüm bakayım
Yar sefada ben cefasın çekeyim
Çeke çeke yüreğime kan doldu kara gözlüm kan doldu
Aramızda yemin oldu and oldu kara gözlüm and oldu
Gök Güvercin Olaydım Sabriyem

Gök güvercin olaydım Sabriyem
Dağ başına konaydım
Gelen geçen yolculara Sabriyem
Ben yarimi soraydım

Keten gömlek incecik Sabriyem
Bir yar sevdim gencecik
Gençliğinde meram yoktur Sabriyem
Kaşleri var incecik

Keten gömlek boyunca Sabriyem
Sevemedim doyunca
Ben eşimi kaybettim Sabriyem
Gençliğine doyunca
Gözünaydın Olan Oldu

Gözünaydın olan oldu sonunda
Sonunda görenler şaşırdı senin kolunda

Gözünaydın olan oldu sonunda
Sonunda kaderim değişti senin yolunda

İçelim hayatı delice kana kana
Düşmanlar olsa da dostlar hep bizden yana

Şakası yok giden geri gelmiyor gelmiyor
Sensiz hayat bana bir tat vermiyor
Göçmen Kızı

Ben bir göçmen kızı gördüm Tuna boyunda
Elinde bir besli kuzu hem kucağında

Doğru söyle göçmen kızı annen var mıdır
Ne annem var ne babam kalmışım öksüz
Sen bir öksüz ben bir garip alayım seni
Alayım da gizli yerde sarayım seni

Telgrafın tellerinden haber var mıdır
Ne haber var ne mektup kalmışım öksüz

Doğru söyle göçmen kızı annen var mıdır
Ne annem var ne babam kalmışım öksüz
Sen bir öksüz ben bir garip alayım seni
Alayım da gizli yerde sarayım seni
Estergon Kalesi

Estergon kalesi subaşı durak
Kemirir gönlümü bir sinsi firak
Gönül yar peşinde yar ondan ırak

Akma Tuna akma ben bir dertliyim
Yar peşinde koşan kara bahtlıyım

Estergon kalesi subaşı kaya
Kemirir gönlümü aşk denen bela
Üftadeni hoşgör gel etme cefa

Akma Tuna akma ben bir dertliyim
Yar peşinde koşan kara bahtlıyım

Estergon kalesi subaşı hisar
Baykuşlar çağrışır bülbüller susar
Kafir bayrağını burcuna asar

Akma Tuna akma ben bir dertliyim
Yar peşinde koşan kara bahtlıyım
Entarisi Kırmızı

Entarisi kırmızı
Oynayan kimin kızı
Oynayanı sorarsan
İsmail ağanın kızı

Arabanın kanadı
İki yana ağnadı
İkimizin sevdası
Bir kazanda kaynadı

Entarisi filizi
Kim bilir kalbimizi
Esti deli bir rüzgar
Ayırdı ikimizi
Değirmene Vardım Nöbetim Nöbet

Değirmene vardım nöbetim nöbet
Değirmen döndükçe artıyor firkat
Cehennem narından zor imiş gurbet
Yandım gurbet yandım senin elinden

Bahçeme vardım da gülüm kuruyor
Ellerin açmış da benzim soluyor
Ne dediniz benim nazlı yarime
Gözünün yaşını silip duruyor

Terz'dere içinden ırmaklar akmaz
Yoklarım postayı mektubum çıkmaz
Gurbette kalana kimseler bakmaz
Yandım gurbet yandım senin elinden
Bosna'dan Bize Haber Geldi

Bosna'dan bize haber geldi
Geldi de sol böğrümü deldi
Bugün bize asker dendi

Kalk gidelim Bosna üstüne hey
Ah açılsın Bosna'nın gülleri hey

Annem ağlar melil melil
Ver babam öpeyim elin
Size de emanet olsun bu telli gelin

Çek gidelim Bosna üstüne hey
Ah açılsın Bosna'nın yolları hey
Buna Er Meydanı Derler

Buna er meydanı derler bunda söz olmaz
(Yandım aman aman)
Çifte yürekli erkekler şahin gelir bu yane
(Yandım aman aman)
Ele bele dile imanım ihanet olmaz
(Yandım aman aman)
Okurlar fermanın imanım yandım kıyarlar cane
(Yandım aman aman)

Bu yolun erkanı imanım hünkardan gelir
(Yandım aman aman)
Serden geçmiş erler imanım şahin gelir bu yane
(Yandım aman aman)
Sıtkı sadakatten imanım ayrılmak olmaz
(Yandım aman aman)
Okurlar fermanın imanım yandım kıyarlar cane
(Yandım aman aman)
Dama Bulgur Sererler 2

Dama bulgur sererler
Çıkma boyun görerler
Saçın ibrişim teli
Sırmayınan örerler

Bulguru kaynatırlar
Sergide kuruturlar
Bizde adet böyledir
Güzeli oynatırlar

Dama çıkma başı açık
Arpalar kara kılçak
Eğer meylin var ise
Al bohçanı yola çık

Dama kurdum çatmayı
Çağırın gelsin Fatma'yı
Fatmam nerden öğrenmiş
Çarşaftan kol atmayı

Kutuda fıstık yağı
Kemer kuşak bel bağı
Şeftaliden ne olacak
Çözülsün uçkur bağı
Çıkayım Gideyim Urum Eline

Çıkayım gideyim Urum eline (Aman)
Arzıhal vereyim Mehmet Beylerbeyine (Aman)
Kimleri sarayım yar senin yerine (Aman)
Gizli gizli sevdalarımız aşikar oldu (Aman)

Çıkayım gideyim bir uçtan uca (Aman)
Göstereyim sana Mehmet ayrılık nice (Aman)
Kurbanlar keseyim sardığım gece (Aman)
Bize bu ayrılık Mehmet Mevla'dan oldu (Aman)
Bülbüller Ötüyor Seher Vaktidir

Dörtyüzelli senelik bir türkü. Osmanlıların Macaristan seferi sırasında yakılmış herhalde. Bu sefer, hem Osmanlılar için kötü niyetler besleyen şımarık düşüncelere ders verecek, hem de Kanuni'den yardım dilenen Fransa Kralı I.Fransuva'ya özgürlük götürecektir.

Osmanlı ordusu 1526 senesi baharında İstanbul'dan hareket ederek Tuna'yı geçer. Petervardin Kalesini alır, Macaristan ovasına girer. 29 Ağustos 1526 günü Mohaç Ovası'nda korkunç bir savaş başlar. Osmanlı komutanlarının üstün savaş anlayışı ile az zayiatla düşmana korkunç bir yenilgi verdirilir. Bütün Macar suvarileri imha olunur. Kaçanlar da başta Kral II. Lui (Layos) olmak üzere bataklıkta boğularak kaybolurlar. İki saat gibi kısa bir zamanda elde edilen bu başarı halkımızın haklı gururuna vesile olur.

Kaynak: Folklor ve Türkülerimiz - Mehmet Özbek

Bülbüller Ötüyor Seher Vaktidir

Bülbüller ötüyor seher vaktidir
(Yandım amman amman)
Gül bade içelim bahar vaktidir
Hazır olun erler gaza vaktidir
(Yandım amman amman)
Dökülelim yine düşman eline

Çadırlar toplansın tuğlar dikilsin
(Yandım amman amman)
Tekbir sedaları arşa yükselsin
Tuğlar başa geçsin tekbir çekilsin
(Yandım amman amman)
Destur saldıralım düşman eline
Bir Alçacık Gügem Dalı

Bir alçacık gügem dalı
Kır dalı bin yukarı
Senin gibi (aman) bir çapkına
Kim verir iki karı

Ah Leylom yandım aman Leylom
Dağlar dumandır Leylom
Ah Leylom yandım aman Leylom
Halim yamandır Leylom

Bahçelerde (aman) koca pazı
Ne zaman yetişecek
Senin o insafsız baban
Ne zaman iyleşecek

Ah Leylom yandım aman Leylom
Dağlar dumandır Leylom
Ah Leylom yandım aman Leylom
Halim yamandır Leylom

Akşam oldu (aman) mumlar yandı
Bizim ağa gelecek
Şu benim huysuz kaynanam
Cin atına binecek

Ah Leylom yandım aman Leylom
Dağlar dumandır Leylom
Ah Leylom yandım aman Leylom
Halim yamandır Leylom
Beyler Bahçesinde Bir Ulu Çınar

Rumeli türküleri içerisinde en önemli oturak havalarındandır. Davulcu ve zurnacıların en çok zorlandığı ağır ve coşkulu türkülerdendir. Devir; İskece ve Gümülcine'de beylerin hakim olduğu devirdir. Gümülcine'de Alestoğlu gibi ağaların, Karamusa ve Yardımlı beyleri gibi ciflik sahiplerinin fedailer besledikleri, aralarındaki toprak kavgalarını veya başka husumetleri silah yoluyla hallettikleri yine İskece beylerinin himaye ettikleri pehlivanları ile un saldıkları, devirdir.

Yüz yüz elli yıl öncesine ait donemde bu beylerin devam ettiği, içinde büyük çınar ağaçlarının bulunduğu bir içkili işret eğlence yeridir Beyler Bahçesi. Tahminlere göre, Gümülcine'de bugünkü şehir stadı karşısında mezarlıklar arasındadır, bu halka pahalı eğlence sunan yer (Daha yakın devirlerin meşhur Narlı-Bahçe'si gibi) Söylentiye göre beylerden biri, (hangisi olduğu bilinmiyor)bu bahçede yeşil gözlü bir güzele vurulur,onun uğruna malini mülkünü ziyan eder.

Bu aşk macerası sonucu, söz konusu bahçe türkülere konu olur.



Beyler Bahçesinde Bir Ulu Çınar

Beyler de bahçesinde bir ulu çınar
Çınarın dallarında validem kandiller yanar
İnsan da sevdiğine böyle mi yanar
Ağla hey gözlerim kan ağla ayrılık günü
Söyle hey dillerim sen söyle muhabbetin sonu

Beyler de bahçesinde al yeşil çadır
Çadırın içinde validem sevdiğim yatır
Benim sevdiğimin gözleri çakır
Ağla hey gözlerim kan ağla ayrılık günü
Söyle hey dillerim sen söyle muhabbetin sonu
Bağa Gittim Üzüme

Bağa gittim üzüme
Bir kız çıktı önüme
Ben o kızı almasam
Uyku girmez gözüme

Çal iki telli telli
Yar ince belli
Maramam işli işli
Yar altın dişli

Bağa gittim yaprağa
Kıyamam koparmağa
Ben o kızı almasam
Girmem kara toprağa

Çal iki telli telli
Yar ince belli
Maramam işli işli
Yar altın dişli
Beşli Martin Çaybaşı'ndan Patladı

Beşli martin aman Çaybaşı'ndan patladı aman
Rüstem Çavuş aman kızanları da topladı aman
Koçyiğitler aman siperleri atladı aman

Yağlı kurşun aman ciğerimi de dağladı aman
Nazlı yarim aman kareleri de bağladı aman

Harmanlı'yı aman tipi boran bürüdü aman
Rüstem Çavuş aman yüz atıyla da yürüdü aman
Anaların aman kara bağrı eridi aman

Yağlı kurşun aman ciğerimi de dağladı aman
Nazlı yarim aman kareleri de bağladı aman
Alişimin Kaşları Kare 

Alişimin kaşları kare aman
Sen açtın sineme yare
Bulamadım derdime çare aman
Görmedim hiç ah civan
Alişimi Tuna boyunda

Evleri var hane hane aman
Benleri var tane tane
Saramadım kane kane aman
Görmedim hiç ah civan
Alişimi Tuna boyunda

Evleri var yolbaşında aman
Benleri var sol kaşında
Saramadım genç yaşında aman
Görmedim hiç ah civan
Alişimi Tuna boyunda

***
Bağa Gittim Üzüme

Bağa gittim üzüme
Bir kız çıktı önüme
Ben o kızı almasam
Uyku girmez gözüme

Çal iki telli telli
Yar ince belli
Maramam işli işli
Yar altın dişli

Bağa gittim yaprağa
Kıyamam koparmağa
Ben o kızı almasam
Girmem kara toprağa

Çal iki telli telli
Yar ince belli
Maramam işli işli
Yar altın dişli
Ak Katır Dosttan Gelir (Kerimem)

Ak katır dosttan gelir (Kerimem)
Yükü Burgaz'dan gelir
Kızları sevda tutmuş (Canlarım Kerimem)
Dermanı bizden gelir

Kollarında bilezik (Kerimem)
Çok aradım bulamadım (Canlarım Kerimem)
Yok senin gibi nazik

Kollarında gök boncuk (Kerimem)
Çok aradım bulamadım (Canlarım Kerimem)
Senin gibi kıvırcık
Ah Suda Yüzer Balıklar

Ah suda yüzer telli pulli balıklar balıklar
İskelede yanar tüter sarhoşlar bekarlar

Yansın yansın şu Ohri'nin evleri
Yaktı beni aman o yarimin gözleri

Varın sorun benim yarim uyur mu
Altın saat aman kosteğinde durur mu
Ağlarım Çağlar Gibi

Ağlarım çağlar gibi (mavili mor)
Derdim var dağlar gibi
Gönüller mahzun olmuş (mavili mor)
Bozulan bağlar gibi

Maviler giymez idim (mavili mor)
Gönüller bilmez idim
Gönül ateşten gömlek (mavili mor)
Bilseydim giymez idim

A kız saçın iki kat (mavili mor)
Gel birini bana sat
Git annenden izin al (mavili mor)
Gel bu gece bizde yat
A Benim Mor Çiçeğim

A benim mor çiçeğim
Sen doldur ben içeyim
Ahdettim yemin ettim
Uğruna öleceğim

Güzelim görmeyeli
Hayli zamandır seni
Canım feda yoluna
Üzme artık bendeni

Elmanın alına bak
Dön de bir dalına bak
Yaktın beni kül ettin
İnsafsız halime bak
Türkçe bir kelime olan Balkan kelimesi sözlük anlamıyla sarp ve ormanlık sıradağ anlamına gelmektedir. bazı kaynaklarda Güneydoğu Avrupa olarak da anılan Balkanlar, Avrupa kıtasının güneydoğu kesiminde, Anadolu’nun batısı ve kuzeybatısında yer alır. Balkanlar adını Bulgaristan’ı ikiye bölen sıradağlardan alır. bu sıradağların adı daha sonra tüm bölgeyi tanımlamak için kullanılmaya başlamıştır.
Balkan Devletleri ve başkentleri ise şöyledir;
-Arnavutluk: başkenti Tiran
-Bosna-Hersek: başkenti Saraybosna
-Bulgaristan: başkenti Sofya
-Karadağ: başkenti Podgorica
-Kosova: başkenti Priştine
-Makedonya: başkenti Üsküp
-Yunanistan: başkenti Atina
Bu ülkelerin topraklarının tamamı Balkanlar sınırındadır. bunların dışında Sırbistan(başkenti Belgrad) topraklarının %73’ü
Hırvatistan(başkenti Zagreb)  topraklarının %49’u
Slovenya (başkenti Ljubljana) topraklarının %27’si
Romanya(başkenti Bükreş) topraklarının %9’u
ve Türkiye(başkenti Ankara) topraklarının %5’i Balkan sınırları içerisindedir.